Ana SayfaGüncel Bilgilerİşkolik Olabilir misiniz?

İşkolik Olabilir misiniz?

Yazar

Tarih

Kategori

İşkolik olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Çalışmadığınız zaman rahat hissetmiyor musunuz? Ya da çalışmadan duramıyor musunuz? Eğer bu sorulara cevabınız “Evet!” ise bir işkolik olabilirsiniz. İşkoliklik çoğu zaman çok çalışmakla karıştırılan bir durumdur. Ancak bilinenin aksine bu durum pek çok psikiyatrik soruna neden olabilen köklü bir problemdir. Çoğu zaman durumun içindeyken algılanamayan işkoliklik sosyal ilişkilere ve psikolojiye büyük zararlar verir. Modern dünyanın genel bir sıkıntısı olan işkoliklik durumunu tüm yönleriyle masaya yatırıyoruz. Hadi sayfayı kaydırmaya devam edin!

İşkolikliğin Nedenleri Nelerdir?

İşkolik olma durumu kişinin sağlığına zarar verecek şekilde iş süreçlerine aşırı zaman ayırması olarak tanımlanıyor. Bu durumun nedenleri arasında kabul görme ve takdir toplama arzusunun yattığı ile ilgili görüşler bulunmaktadır. Yoğunluk ve zaman kısıtlılığından pek çoğumuzun sıkıntı yaşadığı bugünlerde vaktimizin önemli bir kısmını işyerlerinde geçiriyoruz.

Dolayısıyla sosyal çevremizin önemli bir kısmını iş arkadaşlarıyla özdeşleştiriyoruz. İşte tam da bu noktada iş çevresinde takdir görme ve kabul edilme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Zaman zaman fazla rekabetçi olan iş hayatı elimizden gelenin de daha iyisini yapma güdüsünü tetikleyebiliyor. Alınan ekstra sorumluluklar ve çabalar iş çevresinde takdir edilmeyi getiriyor. Bu takdiri görmek için ise daha fazla çalışma isteği benliğe yerleşiyor.

İşkoliklerin bir diğer sorunu da özel hayatlarındaki sorunlardan ve problemlerden kaçma isteği ile tarifleniyor. Klinik psikologlara göre özel hayatında tatmin ve mutluluk duygusunu yeterince yaşayamayan kişiler işlerine daha fazla zaman ayırmaya başlıyor. Bir nevi ödünleme mekanizması olarak devreye giren aşırı çalışma kişilerin bilinçaltı çok çalışmayı güvenli bir liman olarak algılıyor. 

Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi’nde de yer alan saygı görme ihtiyacı da işkolikliğin nedenleri arasında gösteriliyor. Kişinin saygı görmek için bir enstrüman olarak kullanmayı tercih ettiği çalışma hayatı zamanla kontrolden çıkabiliyor. İpin ucunun kaçmaya başladığı nokta ise kişinin saygınlığını tamamen iş başarısı ile özdeşleştirdiği nokta oluyor. İşkolik birey bu noktadan sonra hep daha fazla çalışması gerektiğini aksi durumda saygınlığının kaybolacağını düşünüyor.

İşkolikliğin Belirtileri Nelerdir?

İşkoliklik diğer pek çok başka depresyon belirtisi ile aynı belirtileri gösterebiliyor. Bu anlamda sorunun nedenini anlamaya çalışmak önemlidir. İşkolikliğin en temel belirtisi olarak kendine ve hobilerine hiç zaman ayırmamak gösterilebilir. İşkolik birey eskiden keyif alarak yaptığı aktiviteleri yapmayı vakit kaybı olarak görmeye başlar. Bunun yerine zamanını çalışarak geçirmeyi tercih eder. İşkolik bireyler zamanla hayatın içindeki diğer sorumluluklarını ihmal etmeye de başlayabilir. Özel hayatıyla ilgili önemli günleri unutma, acil işleri atlama gibi sıkıntılar görülebilir. Bu da sosyal ve özel ilişkilerine zarar verir. Bunun yanında işkolik bireyler genel bir huzursuzluk ve stres hali içindedir. Sürekli hale gelen yorgunluk bir süre sonra fizyolojik sağlıklarına da zarar vermeye başlar. Uykusuzluk, kronik ağrılar işkolik bireylerin sıklıkla yaşadığı sorunlar arasında sayılabilir.

Bütün bu etmenler bir araya geldiğinde işkoliklerin hata yapma oranlarında artış gözlenebilir. Konsantrasyon oranının günden güne düşmeye başlaması kişinin başarısına etki eder. İş başarısının düşmeye başlaması ileri derecede işkolikleri daha fazla çalışmaya sevk eder. Yani durum kendi içinde talihsiz bir döngü yaratır.

İşkoliklik Durumu ile Nasıl Başa Çıkabilirsiniz?

İşkoliklik durumu ile başa çıkabilmenin yolu her sorunda olduğu gibi önce kabullenmekle başlar. Unutulmamalıdır ki kabullenme tedavinin ilk aşamasıdır. İşkolik olduğunu kabul eden birey durumunu etraflıca gözden geçirmelidir. İşkolik olmanın kendisine kaybettirdiği şeylerle yüzleşmelidir. 

Bunun ardından gerekirse profesyonel bir destek almaktan kaçınmamalıdır. İş hayatını ve özel hayatını dengelemenin yollarını aramalıdır. İşkolikliğin zarar verdiği sosyal ilişkileri canlandırmaya başlamak olumlu bir adım olabilir. Bunun için mesai dışındaki zamanı arkadaşlarınızla geçirmek için organizasyonlar yapabilirsiniz.

İş dışındaki hayatınız için ajanda oluşturmak özel hayatınızı planlamanızı sağlar. Bununla birlikte ajandanızı doldurmak için değişik fikirler geliştirebilirsiniz. Bunun için hafta sonu aktiviteleri, iş çıkışı planları ya da tatil opsiyonları geliştirebilirsiniz. Bu planlamaları yapmak hayat motivasyonunuzu yükseltecektir. Ayrıca iş hayatının getirdiği stresle başa çıkmanıza fayda sağlayacaktır.

Bunun dışında kendinize ve hobilerinize zaman ayırmanın da yollarını aramalısınız. Günün en azından belli bir kısmını sadece kendiniz için ve sizin hoşunuza gidecek şekilde yaşayabilmelisiniz. Bu zaman dilimi hobilerinize vakit ayırmak için oldukça elverişlidir. 

İşkoliklikle mücadelenizde en önemli silahlardan birisi de dinlenmedir. Veriminizin ve konsantrasyonunuzun artması adına dinlenmenin gücüne inanın. İşyerinde çalışırken de sadece yorulduğunuzda değil periyodik zamanlarda mola verin. Vücudunuzu ve psikolojinizi dinlenmenin normal bir durum olduğunu sürekli çalışmanız gerekmediğine alıştırın. Yine işkoliklikle ilgili deneyebileceğiniz bir diğer yöntem de günün belli saatlerinde dijital dünyadan uzak kalmak olabilir. Örneğin işten sonra ya da bir sosyal etkinlik sırasında maillerinizi cevaplamaya çalışmayın. Bu hem etkin olmaktan uzaktır hem de anda kalmanızın önüne geçerek sosyal deneyimler ile bütünleşmenizi engeller. Bunun yerine o an yapmakta olduğunuz şeye odaklanın ve telefonunuzu ya da tabletinizi bir kenara bırakın.

Son içerikler