Yetenek krizi, her geçen gün daha ciddi bir sorun haline geliyor. Her 4 şirketten 3’ünün doğru yeteneklere ulaşmakta zorluk yaşadığı belirtiliyor. Yetenek kavramı; bilgi, beceri ve yetkinliğin toplamı olarak tanımlanıyor. Sıklıkla düşünülenin aksine doğru yetenek kavramı, ayrıcalıklı bir konumu değil iş süreçlerinde ihtiyaç duyulan önemli niteliklere sahip adayları ifade ediyor. Rekabet şartlarının her geçen gün ağırlaştığı günümüzde doğru yeteneklere ulaşmak her zaman olduğundan daha büyük önem taşıyor.
Yetenek Açığı Nedir?
Yetenek açığı, şirket bünyesinde çalışanların mevcut yetenek, beceri ve yetkinlikleri ile örgütsel hedeflere ulaşmaya yönelik ihtiyaçlar arasında var olan farkı ifade ediyor. Özellikle son yıllarda hızla gerçekleşen dijitalleşme süreci yetenek krizi gelişmesinin başlıca nedenleri arasında kabul ediliyor. Teknoloji hayal edilenden hızlı ilerliyor ve çalışanlar uyum sorunları yaşıyor. Günümüzde yapay zeka ve robotlar gibi yeni teknolojiler iş süreçlerine hızla dahil oluyor. Geleneksel iş yapma modelleri ile iş süreçlerini sürdüren çalışanlar yeni iş süreçlerine adapte olmakta zorlanabiliyor. Z kuşağı çalışanlar ise kurum aidiyeti ve şirket bağlılığı konusuna mesafeli yaklaşıyor. Yakın gelecekte şirketlerin hayal edilenden daha büyük bir personel krizi yaşaması bekleniyor.
Şirketler Yetenek Krizi ile Nasıl Başa Çıkabilir?
Yetenek krizi görmezden gelinmesi durumunda çığ gibi büyüyerek şirketler için ciddi zararlara neden olabilir. Çalışanların tüm dönüşümlere hızla adapte olmasını beklemek gerçekçi bir yaklaşım değildir. Hayal edilen gelişim hızla sağlanamayabilir veya hedefler kişilerin kariyer yolculuğu ile uyum sağlamayabilir. Bu noktada stratejik bir eğitim planlaması yapmak oldukça önemlidir. Ekiplerin güçlü ve zayıf yönlerinin İK yazılımı gibi teknolojilerle sağlam metriklere dayanarak ölçülmesi ve analiz edilmesi gerekir. Gerçekten sahip olunmayan yeteneklerin var kabul edilmesi veya eksik yeteneklerin doğru tespit edilememesi uzun vadede şirketleri zarara uğratacaktır. Kurum kültürü ile uyumlu ve gerçekten ihtiyaç duyulan yeteneklerin tespit edilmesinin ardından işe alım süreçleri gözden geçirilmelidir. İşe alım sürecinin yalnızca adayların değerlendirildiği bir süreç olmadığı kabul edilerek gerekli iyileştirmeler yapılmalıdır. Yetenek krizinin gündemde olduğu günümüzde iyi tasarlanmış bir işe alım süreci şirketlere ciddi avantajlar sağlamaktadır.
Yetenek Kazandırma Programları Neden Bu Kadar Önemli?
İşe alım sürecinde doğru adaylara ulaşmak ve doğru yeteneklerin tespiti hiç kuşkusuz oldukça önemli. Ancak tek başına yeterli değil. Örgüt ruhuna hakim adayların yetenek açığını kapatmak mutlaka değerlendirilmesi gereken bir seçenektir. Yazımızda bahsettiğimiz gibi bu noktada adayların kariyer yolculuğu ile uyumlu planlamalar yapılması gerekir. Mevcut iş gücünü yeniden eğitmek yani Upskilling şirketlere ve çalışanlara birçok avantaj sağlar. Çalışanlar için gelişim imkanı sunarken şirketlere elde tutma aynı zamanda kariyer imkanları ve sürekli eğitim yaklaşımı nedeniyle daha tercih edilebilir bir şirket profili sunar. Dahili yetenek hareketliliği olarak adlandırılan bu süreç şirketlerin yetenek krizinden daha az etkilenmesine olanak tanır.
